Havza Haber Ajansı’nın bildirdiğine göre, İstihbarat Bakan Yardımcısı Hüccetülislam ve’l-Müslimin Hüseyin Safderi, Kum İlim Havzası Öğretim Üyeleri ve Âlimler Topluluğu tarafından düzenlenen bölgesel ve uluslararası gelişmelerin ele alındığı analiz toplantısında konuştu. Hüccetülislam Safderi, “Son üç yılda dünya büyük jeopolitik dönüşümlere tanık oldu. Ukrayna savaşı, Avrupa’yı ciddi bir çıkmaza sürükledi ve ABD’ye olan bağımlılığını sorgulanır hale getirdi.” dedi.

Hüccetülislam Safderi sözlerine şöyle devam etti: “Bazı uzmanlara göre, ABD’nin Avrupa’ya yeterli desteği vermemesi, bir anlamda Rusya’ya alan açtı. Aynı zamanda Çin, uluslararası arenadaki stratejisini değiştirerek küresel dengelere daha aktif bir şekilde müdahil olmaya başladı.”

İstihbarat Bakan Yardımcısı, üst düzey bir Çinli yetkilinin “ABD’nin tek taraflı hegemonyasına tahammül döneminin sona erdiğini” ifade ettiğini ve Çin’in son yirmi yılda stratejik yaklaşımını değiştirdiğini belirtti. Bu süreçte Filistin’deki son çatışmaların, özellikle de ‘Aksa Tufanı’ operasyonunun büyük bir dönüşüm yarattığını vurguladı.

Hüccetülislam Safderi, “Küçük bir yüzölçümüne sahip ve iki milyondan fazla insanın yaşadığı Gazze Şeridi, İsrail’in ağır güvenlik ablukası altında. İsrail’in geniş casusluk ağı, bölgedeki kritik altyapıları tamamen kontrol ediyor ve bu durum, Gazze’deki insani krizi daha da derinleştiriyor.” şeklinde konuştu.

Hüccetülislam Safderi, “Son askeri operasyon ‘Aksa Tufanı’ sırasında, ilk aşamada 4 binden fazla roket fırlatıldı. Bu operasyon, büyük çaplı bir insan gücü ve lojistik seferberlik gerektiriyordu. Örneğin, her roket için iki kişiye ve her on roket için bir araca ihtiyaç duyulduğunu varsayarsak, operasyonun geniş çaplı bir katılımla gerçekleştirildiği görülmektedir. Buna rağmen İsrail, bu denli büyük bir hazırlıktan tamamen habersiz yakalandı.” dedi.

İstihbarat Bakan Yardımcısı, “Dikkat çeken bir diğer nokta, İsrail’in kendi esirlerine ulaşamamasıdır. Esirlerin tutulduğu yerler titizlikle gizlendi ve bu durum, operasyonun ne kadar karmaşık ve iyi planlanmış olduğunun bir kanıtıdır. Avrupa ve diğer bölgelerdeki birçok istihbarat yetkilisi, operasyonun detaylarına şaşkınlıkla yaklaştı.” diye ekledi.

Hüccetülislam Safderi, “Esirlerin serbest bırakılması için farklı ülkelerden gelen çok sayıda diplomatik temas, meselenin ne kadar hassas olduğunu gösteriyor. Netanyahu, tüm iddialarına rağmen esirleri müzakere ve anlaşma olmadan serbest bıraktırmayı başaramadı. Bu askeri operasyon, bölgesel dengeleri değiştiren önemli bir gelişmedir ve detayları ilerleyen süreçte daha kapsamlı şekilde incelenecektir. ‘Aksa Tufanı’ sonrası gelişmeler de bu sürecin devam ettiğini göstermektedir.” dedi.

Son olarak, Siyonist rejimin Hamas ve Filistinli direniş grupları karşısında aldığı yenilgiyi vurgulayan Hüccetülislam Safderi, “Bugün zalim Siyonist rejim her zamankinden daha zayıf. Rejim içinde ciddi anlaşmazlıklar yaşanıyor ve yetkililerin istifası, bu çöküşün açık bir göstergesidir.” ifadelerini kullandı.

Hüccetülislam ve’l-Müslimin Safderi, İran İslam Cumhuriyeti’nin gücüne vurgu yaparak şunları söyledi:

“Bugün İran İslam Cumhuriyeti ülke içinde, bölgede ve dünyada her zamankinden daha güçlü bir şekilde ayakta durmaktadır ve kutsal yolunda ilerlemeye devam edecektir. Bugün şehitlerimizin kanı, meyvesini vermiştir.”